3 Temmuz 2015 Cuma

Ölümcül Oyuncaklar - Düşmüş Melekler Şehri ( 4.Kitap)



Merhabaa!!


Serinin en soluksuz ve araba çarpmış , yumruk yemiş , kürekle kafanıza vurulmuş efekti veren kitabının incelemesine hoş geldiniz diyorumm!!!!!

Clary ve Jace ( benim deyimimle her eve lazım Jace ) büyük savaşından ardından rahat bir nefes aldı sanıyorduk değil mi ? YANILMIŞIZ. 

Ben özete kapılıp bütün kitabı anlatmadan ( ki anlatacağım ) arkasına göz atalım .


----------------------------------
Düşmüş Melekler Şehri 

Aşk. Kan. İhanet. İntikam. İşler artık her zamankinden de karışık!

Ölümcül Savaş sona erdi. On altı yaşındaki Clary Fray de nihayet New York’taki evine döndü ve halinden memnun. Gölge Avcısı olmak için eğitiliyor. Annesi hayatının aşkıyla evleniyor ve Aşağı Dünyalılarla Gölge Avcıları sonunda barış ilan etti. En önemlisi de Jace artık Clary’nin sevgilisi. Ancak her güzelliğin bir bedeli var. İşler tam yoluna girdi derken biri Gölge Avcılarını öldürmeye başlıyor. Şimdi, Aşağı Dünyalılarla Gölge Avcıları arasında yeni bir savaş başlaması an meselesi. Jace de birdenbire uzaklaşmaya başlayınca Clary, büyük bir gizemin içine dalıp en korkunç kabusuyla yüzleşecek. Sevdiği her şeyi, Jace’i bile kaybetmesine yol açabilecek olaylar zincirinin başlamasının ise tek bir nedeni var.
Bizzat Clary.



---------------------------------------------------------------

Spoiler - spoiler - spoiler 

Şimdi size önce neden Jace e her eve lazım adını taktığımı anlatayım  bunlar mutlu (!) olup aşk böceğine dönüştülerde birazcık . Ah ya  o ara ne kadar mutluyduk . Tabiki bu uzun süre acı çekmenin sonucundaki tatlı birleşmeden bahsediyoruz . Ama Jace in bir süre 'kavuşamayınca aşk olur' mottosunda hareket ettğini söylemeden geçemiycem .

‘’ İkinizin de içinizde taşıdığınız melek kanı , sizi birbirinize bağlıyor ama arzu her zaman aşk demek değildir. Jace’e bak , onun kadar güzel bir şey istediği herkesi elde edebilir. Gerçekten sana aşık olduğuna emin misin ?’’  gibi mesela
sürekli kendine aynı soruyu sorup duruyor bizi de sinir ediyor ya neyse.
Hala 'Valentine ın oğlu' imajını silemedi . Ne demişler adın çıkmış 9 a inmez 8 e  .
Lightwood ailesi ise gittikçe parçalanmaktadır. Alec ,Magnus ile birlikte ülkeden ülkeye gezip tatil yapmakta ve aşklarını pekiştirmektedir. Isabelle ise kendini hiç olmadığı kadar yalnız hissediyordur. 
Neden mi ? Aklınızda tam bir tanrıça olan İsabelle Lightwood un neden mahsunlaşğınız sorusu varsa bunun nedeni Simon . O pısırık vampir tam bir bad boy oldu çünkü.

Jace kabuslar görmeye başlıyor ve bu kabuslar onu Clary’den uzaklaştırıyor. Şimdi bunu söylemiş olmam size spoiler gibi gelebilir ama değil. Rüyaların içeriği, nedenleri ve sonuçları spoiler ve ben onları (inanmayacaksınız ama ) söylemeyeceğim.




Bu Lilith adındaki iblisten bahsetmem gerektiği anlamına geliyor . Kitap bittikten sonra Simon ve Kabil mührüne şans tanıdığı için Clary nin alnından öpesiniz gelecek . 


'Hiçbir varlık Tanrısal olanla savaşmaya cürret edemez'


Bu arada kitapta tek 'tahmin edilmedik' mühürler çizen Clary değil ( üzgün smile) bilginize 


Puan : 9/10


ALINTI KÖŞESİ
''Ne olacağı kesin olarak bilmesem de herşeyi kaybedeceğim anın gelmesini beklemek ne garip ''

''Ve Tanrı Şöyle dedi : Bundan sonra her kim Kabil e saldırırsa ona yaptığının 7 katıyla cezalandırılacak.''

''Ve , Kabil , Tanrıya dedi ki : Cezam katlanabileceğimden büyük.''


''Kyle kurtadam ve ben de vampirim . Sende komşunun masum oğlu sayılmazsın''

-Masum komşu çocukları ????? Size de tanıdık gelmedi mi ?-


''Onun türünden nefret ediyorum . Kendilerini herkesten üstün görürler

Jace : Kendimi herkesten üstün görmüyorum zaten öyleyim .''

''‘L’amor che move il sole e l’atre stelle'' 
Dünyadaki en büyük gücün aşk olduğu ve aşkın herşeyi yeneceği anlamına geliyor

-DANTE






İyi okumalarrrrr......

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder